Yeşil Ceketli Adam

Bir gun hic unutmuyorum zaten ben unuttugum seyleri anlatamiyorum diye lafa giresim var olsa da direkt sadetle aramdaki mesafeyi kapatmak istiyorum. Ulan kim bu yesil ceketli adam demediginizi duyar gibiyim. Universiteyi akranlarindan 3 sene sonra kazanan ve akranlarindan 3 sene sonra bitiren bir ögrenim gorevlisi oldugum zamanlarda cok yaraya dokunan,cokca gonule giren ve samsunlu bir kiz cocugunun iddaasina gore dunyanin en guzel oyunu olan Yesil ceketli adam adli oyunum arkadaslarim tarafindan bana micheil scoifeld lakabi takilmasina da ayrica sebep olmustu. Tiyatroya ve yazarliga olan muthis yetenegimden etrafimdakiler sıkca bahsetse de Ankara'nin ayazinda soguktan evde it gibi titredigim zamanlar ki o zamanlar  yasadigim ev oyle soguk olurdu ki isinmak icin disariya cikardim (en sevdigim aktiviteydi) o zamanlar parasizlik kafama oyle bir dank etmisti ki Ulus meydanindan bi antikacidan denk getirdigim ilk goz agrim o muhtesem daktilo araciligiyla yillar oncesinden beri beni taciz eden o cilginca fikrimi birlestirip nihayet para kazanmam gerektigini anlamistim. Ankara DT de oynanan ve herkesin artik her sahnesini bildigi sözde kült,bence tırt oyunlarin arasina yeni bir bebek birakmam gerektigi hissiyati ile yazmaya basladigim oyundur kendileri. Sevgili,pek kiymetli pervin unalp hocam (o zamanlar DT de dramaturg idi kendisi) oyunu okudugunda "Senin kafani kirarim manyak cocuk,ne guzel bir sey bu" dediginde artik koseyi donecegimi dusunmustum. Ayni dunya tatlisi kadin bir de "7 nushasini,7 adet cd kopya kaydini,noter onayli tasdik belgesini" ve bunlarin ne kadar tutabilecegi hakkinda da az cok bilgi verdikten sonra donecegim seyin kose olup olmadigini idrak edemedigim de bir oyundu ayni zamanda. Yani isin ozu yazilan sadece bir hikaye degildir. O nushalari ve onay kagidini almak icin kömur de tasittirir adama,Genclerbirligi macinda su da sattirir stadda. Yorucu is hayatindan sonra gerekli parayi toplamis olmamin verdigi huzur ile gittim pervin hocaya dedim al nushalari al bu da noter onayi vallahi ben yazdim oyunu. Once arsiv sonra yonetmen onayi derken bir kasim sabahi bu ay programa aldik oyunu diye arandim. O andan sonra evet cokca para kazandirdi sagolsun hakkini yemem oyunun. Ve fakat akün sahnesinde ilk temsile gittigimde ,oyun suratima okkali bir tokat atmisti. Olcay Kavuzlu'nun orgazm etkisi yaratan ses tonu,Nihat Erdemli"nin muhtesem performansini vallahi ben yazmamistim. Ulan yorum kat da,ne bileyim anlayalim yorum kattigini dimi? Oyunu bastan yaratmislardi sanki.. En son koltuktan izledim oyunumu,ilk göz agrimi.. Ne cok Yesil Ceketli Adam cocugu varmis dedim kendi kendime.. Ne cok Yesil Ceketli Adam karısı vermis meger. Fatketmeden bir yerlerine dokunmus olmam hissi o ana kadar ki duydugum en guzel histi. Sonra siyasi meseleler falan derken DT ciddi bir kabuk degistirdi. Oyunlar,yonetmenler,sahne amirleri hep degisti.. Fakat Samsunlu o kiz cocugu hic degismedi. Hala ara ara yazar bana. Biliyor musun bu sahnede de ayni yazdigin gibi dövdu babam annemi der.. Oyunu hala oynamak isteyen ekiplere veriyorum ama o Samsunlu kız cocugu var ya o samsunlu kız cocugu.. Benim bile tahmin etmedigim bir sey varmis,hala söylemedi.

Yorumlar

Yorum Gönder

Popüler Yayınlar