Saksıdaki bahar

Yaka bağır açık boş boş oturmayı özlediğimi inkar etmeyeceğim.
Düşünmeden beklemeyi..
Kaygısız bir dolunayda çıkıp gelen ender zamanlardan bir tanesi gibiyim şimdi..
Geldikce geliyorum.
Kapına bir saksıda baharı bırakıp uyandığında;dünyanı değiştirme çabasıyla çıkıyorum. 
Beni soranlara selam yolluyorum
Seni soransa yok bu ara..
Kimse yuvarlak bir maddeye benzemek istemez ama..
Dünyam olsan, gönlüm hayır demez mesela..
Ben sadece sana benziyorum..
Üç yüz altmış beş gündür üşüyorum..
Hani hiç çiçek satışı yapmayan çingeneler yanındakine.. 
Ve kilisede ruh kontrolü yaptırmak için bir lira attığın en titrek koltuğa..
Bir de kendi mezarına zanax diktigin günler hatrına..
Banyo aralarında içtiğin tütün, blöf maksatlı tuttuğun kare as..
Ayak bileklerinden söküp attığın pankreası da hatta..
Zamansız ve greve gider gibi o ara.. 
Bende kükürt kokan dünyamdan çıkıp bir ilkokul çocuğu yalnızlığında en ucuz bayram şekerine bulanıyordum..
Bir köşe yazısı gibi kokuyordum..
Soğuk havaların algıları açtığı söyleniyordu cuma selalarında..
Duyuyordum..
Fakat dolunayı karnıma yerleştirmek biraz fazla..


Yorumlar

  1. çok güzel yazıyorsun Ozan, hissediyorum mu anlıyorum mu yaşıyorum mu

    YanıtlaSil

Yorum Gönder

Popüler Yayınlar